Buraya kadar her şey normal.
Peki şu an Silivri'de, Can Dündar ve Erdem Gül'ün kaldıkları hücrenin yanındaki hücrede, bu evi satın alan avukatın yattığını biliyor musunuz?
Ergenekon Balyoz döneminden çok iyi bildiğimiz sahte delil üreticileri yine hayali bir suç çetesi yaratma peşinde.
Güya Can Dündar; MİT tırları hakkındaki haberi yapması karşılığında, "cemaatçi" olduğuna hüküm verilen(!) avukattan para almış. Masak araştırıyormuş (ya da büyük güç kurguluyormuş) bu hiç vuku bulmamış kirli para ilişkilerini.
Hem de iyice borçlandıkları için ederinin oldukça altına satabildikleri evlerinden aldıkları para söz konusu olan ...
Tek suçu Can Dündar'dan ev almak olan zavallı avukata onun karısına çocuğuna mı ağlarsınız, sahte delil üretiminde kendini günden güne aşan hukuk tanımaz devlet yöneticilerinin hukuku ezerek yarın sabah Çağlayan'da yine Dündar ve Gül'ü yargılayacak olmasına mı, inanacak tutunacak tek bir dal kalmamış olmasına ve herkesin her an diken üzerinde oluşuna mı....
Sonra diyorsunuz elin Hint asıllı Amerikalı savcısına niye bu kadar bel bağladınız...
Bir umut işte, ne bileyim?
No comments:
Post a Comment